Eskici Yeniler ve Yenici Eskiler

Eskici Yeniler ve Yenici Eskiler | Serbest Çığrışım

Koltuğunun altında tabletler dağ dönüşü İsrailoğullarını bulduğu manzaraya hayret eden Musa’yı yeni yüzyılına giren Anadolu cumhuriyetine getirsen dağa geri çıkıp şükür duası ederdi. Beşerî değerin ayaklar altında olduğu, adalet mekanizmalarının işletilmediği, iyinin ve güzelin, isteğin ve umutların yok edildiği, kim kime dum duma, kaotik bir çamur. Peki neden bu hale geldik? Hep bu halde miydik? Sorun ne? Bu durumdan nasıl çıkacağız? Wtf?

Evvela sorunu doğru tespit etmek lazım gelir. Teşhis olmazsa tedavi hiç olmaz, lanet gitsin. Sağ sol, zengin fakir, etnik ayrım, dini kayrım gibi siyasi partilerin ideolojilerini üzerlerine kurduğu kavramların hiçbiri gerçek sorun değildi. Sağa yaslayanlar ve sola yaslayanların arasındaki tansiyon. Patronlarla işçiler arası hırgür. Dostlarla hevallerin arasındaki gerilim. Seküler ile dindarlar arası maraza. Hepsi gerçek sorunun çözülebilir küçük parçaları olmakla beraber gerçek sorun çözülmedikçe genel çözümsüzlüğe mahkûm. Bu konu hafiften fark edilir olsa da, halen yanlış değerlendirmeler yapılmakta. Birtakım kimseler çıkmış “Bu ülke köylü ülkesidir, ondan başımız şitten çıkmıyor” diyor. Sapına kadar köylü olup ilerici olan yüzbinlerce yurttaş yokmuş gibi. İşte bunlar hep eksik tahsilden kaynaklı muallel tahlil. Doğrusunu kimse açıkladı mı bilmiyorum, bakmadım. Her ne ise, doğru teşhisi açıklıyorum.

İçinde bulunduğumuz ülkenin sorunu son 402 yıldır aynı: İlerlemeciler ve tutucular arasındaki mücadelede tutucuların baskın gelmesi. İlerlemecilikten kastım progresif (kelimesine kurban olduğum ah ne güzel sallardı ortalığı), terakkiperver (parti olan değil), ilerici (hedef Akdeniz); tutuculuktan kastım konzervatif (-başımıza icat çıkarma-cılık), muhafazakâr (eski köye -yeni ayet getirme-cilik), gerici (hedef orta çağ Avrupası). İster yakın, ister uzak tarihe bakıldığında bu gerçek balkabağı gibi gözümüze çarpmakta. Ne var ki kimsenin şeyinde değil. İnsan bilmediği şeyden korkar, bilgi azaldıkça da her şeyden. Korkak insan değişime karşı olur. Bencil olur, sadece kendi çıkarını düşünür. Aptal olur, iki adım ileriyi düşünemez. Musallat olur, herkes kendi gibi sürünsün ister. Yanlış da olsa gelenekleri sürdürür. Daha çok yanlış yaparak onu doğru yapar.

Yapılacak şey çok net: Refah istiyorsak, özgürlük istiyorsak, adalet istiyorsak gericileri zamanın gerisine atıp ilericilerle zamanı ileri akıtacağız. Güneşi doğurmanın başka yolu yok.

Bir Cevap Yazın