Önceden naiftim.
Kapitalist gördüm, “Ben sahip oldum, diğerleri umurumda değil” dedi.
Komünist gördüm, “Ben sahip olamıyorsam kimse olamasın” dedi.
Dinci gördüm, “Benden değilsen helak olasın” dedi.
Ebeveyn gördüm, “Ben dünyaya getirdim, benim malımdır” dedi.
Tanrı gördüm, “Ya bana tapacaksın, ya azap göreceksin” dedi.
Aşık gördüm, “Ya benim olacaksın, ya da benim olacaksın” dedi.
Entelektüel gördüm, “Herkes benim gibi olacak” dedi.
Filozof gördüm, “Herkes şu şekilde yaşayacak” dedi.
Sanatçı gördüm, “Kim daha çok verirse sanatım onundur” dedi.
Anarşist gördüm, “Özgürlük uğruna her şey yıkılacak” dedi.
Sonradan fark ettim ki insanlar ikiye ayrılır: iyiler ve kötüler.
Erdem, vicdan, sevgi, merhamet, şefkat, sağduyu, vefa, fedakârlık, içtenlik, hoşgörü, nezaket, anlayış ve bilgelik sahibi olanlar. Karşısında da bencil, çıkarcı, yalancı, zalim, kibirli, kıskanç, ikiyüzlü, gaddar, kaba, insafsız, saldırgan, bayağı, bağnaz, cahil, önyargılı ve bilgi düşmanı kimseler.
Esasen insanoğlu olarak her şeyi biz zorlaştırdık. Kendimizi daha iyi ifade etmek için bir sürü kavram yarattık, ancak yarattığımız kavramların içerisinde kayboluverdik. Oysa her şey gayet basit. Bu dünyada yalnızca iyiler ve kötüler var. Yapılacak şey de oldukça açık. İyiliği ve iyi insanları yüceltirken, kötülüğü ve kötü insanları sönümleyeceğiz.
Elbette ki insanlar siyah ve beyaz değil, ama kim açık gri, kim koyu gri;
Bunu ayırt etmesi çok da zor olmasa gerek!
⸘